Birleşmiş Milletler ve üye ülkeler 22 mart gününü, dünyadaki su kaynakları ile ilgili somut çalışmaları ödüllendirmek ve Birleşmiş Milletler tavsiyelerini uygulamaya ayırmışlardır. Her yıl Birleşmiş Milletlerin su alanında çalışmalar yapan farklı bir kuruluşu Dünya Su Günü’nde yapılacak uluslararası etkinlikleri destekleyip koordine etmektedir.
UN-Water, kurulduğu yıl olan 2003’ten bu yana Dünya Su Günü etkinliklerine öncülük edecek BM kuruluşunu, etkinlik konusunu ve verilecek mesajları belirleme sorumluluğunu üstlenmektedir. Birleşmiş Milletlere üye ülkelerin dışında, içilebilir su kaynakları ve su yaşamını destekleyen bazı sivil toplum kuruluşları da Dünya Su Günü’nü, çağımızın öncelikli su sorunlarına dikkat çekmek için iyi bir fırsat olarak değerlendirmektedir. Örneğin, Dünya Su Konseyi 1997’den bu yana her üç yılda bir düzenlediği Dünya Su Forumu ile bir hafta boyunca binlerce katılımcıya ulaşmaktadır. Katılımcı kuruluşlar ve Sivil toplum örgütlerinin dikkat çektiği konular arasında, “temiz içme suyuna ulaşma şansı olmayan bir milyar insan” ve “aile içinde suya ulaşmada cinsiyetin yeri” gibi konular yer almaktadır.
22 Mart Dünya Su Gününde 650 milyon insan güvenli suya erişemeyecek. Dünya nüfusunun onda biri yani yaklaşık 650 milyon insan, güvenli suya erişemiyor. Bu da, onları bulaşıcı hastalıklar ve erken ölüm riskiyle karşı karşıya bırakıyor. Birleşmiş Milletler tarafından yapılan tahminlere göre kirli su ve yetersiz arıtma işlemleri çocuklarda ishal dahil bir çok hastalığa neden oluyor ve her iki dakikada bir, bir çocuk ölüyor yani dünya genelinde günde yaklaşık 900 çocuk ölüyor. Oysa su krizini çözmek mümkün!
Suyun tasarrufu ve verimli kullanımını hedefleyen; kâr değil, insan ve doğa diyen kolektif çözümler üretebiliriz ve bunları hayata geçirebiliriz. Suyumuza sahip çıkmalıyız. Yoksa susuz bir millet olarak ne yazık ki tarihe geçeceğiz.