Dünya’nın geçmişi, mega köpek balıklarından dev vombatlara kadar bazı süper boyutlu canavarlar barındırıyor. Kuşlar da bu konuda istisna değil.
Taşılbilimciler, eski bir müze koleksiyonunda gizlenen ve şimdiye kadar bulunan en büyük kuşlardan birinin fosilini yeniden keşfetmişler.
California Üniversitesi’nde taşılbilimci olan Peter Kloess, “Koleksiyonlara gidip, oralarda hazine bulmayı seviyorum” diyor.
“Birisi bana müze faresi demişti ve ben bunu bir onur nişanı olarak görüyorum. Etrafta koşturup, insanların gözden kaçırdığı şeyleri bulmak hoşuma gidiyor.”
Bu faydalı alışkanlık, Kloess’ın California Üniversitesi Taşılbilim Müzesi koleksiyonlarını araştırmasına yol açmış.
Kloess burada, Antartika Yarımadası açıklarındaki Seymur Adası’nda 1980’lerde bulunan antik bir kuşa ait fosil parçalarını yeniden keşfetmiş.
Adadaki bölgelerden birinde yapılan yeni bir analiz, bir zamanlar kuşun ayağına ait olan bu fosilin, başlangıçta zannedilenden 10 milyon yıl daha eski olduğunu öne sürüyor.
Fosil, kanadı 6 metre uzunluğunda olan bir deve ait. Kemikli gagası ise tırtıklı ve korkutucu dişlerle doluymuş.
Bir tür pelagornitid olan bu antik deniz kuşu, tıpkı günümüzdeki albatroslar gibi güneydeki okyanusların üzerinde en az 10 milyon yıl süzülmüş.
Bulunan ayak fosili, bilinen en büyük pelagornitid örneği niteliğinde.
Pelagornitidlerin, büyük kuşların boyut sınırına yaklaştıkları ve yine de uçmayı başardıkları düşünülüyor.
60 milyon yıl önceki Eosen döneminde ortaya çıkan bu canlı grubu, kuş olmayan dinozorların yok olmasına sebebiyet veren kitlesel yok oluşun ardından yaşam yeni yeni gelişirken, gökyüzündeki hava akımlarında süzülmüş.