Deniz Canlılarında Antibiyotik Üretimi
Bakterilerden kurtulmaya tek çalışan biz değiliz
Atlantik ve Pasifik okyanuslarının derinliklerindeki hidrotermal ağızlarda alışılmadık bir şey yaşıyor: Bakterilerle savaşan bir gen.
Bu gen, bilimsel adı Aciduliprofundum boonei olan ve dünyanın her yerinde denizaltı termal ağızlarında, uç noktalardaki ortamlarda yaşayan bir mikroskopik organizmaya ait.
Bu genin ilginç yanı, gerek denizde gerekse karada birbiriyle hiçbir ilişkisi bulunmayan birçok organizmada yer alması.
Yeni bir araştırma, belli afidlerde, yosunsu bitkilerde, bakteri yiyen mikroskobik canlılar olan fajlarda, virüslerde ve hatta bakterilerin kendisinde bile ilişkili genler saptadı.
Aynı anda, bir başka araştırmacı ekibi de hem bakterilerde hem de geyik kenesinde görülen ikinci bir gene rastladı.
Böcekler, bakteriler ve aciduliprofundum, canlılar aleminin apayrı yerlerine ait, o yüzden birbirleriyle ortak genleri olması şaşırtıcı.
Örneğin Aciduliprofundum, bakterilerden en az insanlar kadar farklı olan Archaea adlı tek hücreli organizmalardan.
Bu araştırmayı yürüten, Tennessee’deki Vanderbilt Üniversitesi’nden genetikçi Seth Bordenstein, Popular Science’a “Hücresel yapıları birbirinden en fazla bu kadar farklı olabilir,” diyor.
Aynı genin tüm bu farklı yaşam formlarında işe yaraması hiç beklenmedik bir şey. Belki de birbirimize sandığımızdan daha çok benziyoruz.
Genetik mühendisleri bakterilerden birçok ilgili organizmaya başarıyla gen aktarabildi. Bordenstein, “Yapılamaz diye hiçbir kavramsal engel yok,” diyor.
Böylesi buluşlar hem evrimin ışık tutulmamış yanlarını aydınlatıyor hem de gelecekte tıp araştırmalarına katkı sağlıyor.
Araştırmalar Archaea’nın ve diğer organizmaların antibakteriyel genleri olabileceğini ve gelecekte yeni antibiyotikler için kaynak teşkil edebileceğini gösteriyor.
Şu anda kullanılan çoğu antibiyotik mantarlardan ve bakterilerden elde ediliyor ve insan kimyasıyla biraz değiştiriliyor.