Afrika Boynuzu’nda son 60 yılın en büyük kuraklık krizi yaşanırken, dünyadaki temiz su sorunu hızla artıyor. İklimlerdeki düzensizlikler, kirlenme, nüfus artışı, gıda ürünleri talebindeki artış ve verimsiz ve bilinçsiz su kullanımı, dünya su sorunlarını artırıyor.
Uluslararası Stokholm Su enstitüsü’nde çalışan Ana Cascao konuyla ilgili bir açıklama yaptı:
“Bunun birçok sebebi var. Bu sebeplerden biri kuraklık diğeri ise ülkenin kötü yönetilmesi. Somali’de siyasi lider boşluğu bulunuyor. Merkezi yönetim yok”.
Birçok ülke su sorununa çare ararken, dünyanın birçok bölgesinde milyonlarca insan temiz suya ulaşmakta zorlanıyor.
Bu arada, İsveç‘te düzenlenen Stokholm Su Haftası’nda su kaynaklarının hızlı bir şekilde yok olmasına karşı alınabilecek önlemler tartışıldı.
Konferansın organizatörü olan Stokholm Su Enstitüsü Başkanı Anders Jaegerskog, gelecekte su yüzünden çıkabilecek çatışmaları önlemek amacıyla çalışma yürtüklerini söyledi:
“Kentlerde yaşanan su sıkıntısı hastalıklara sebep oluyor. Bu hastalıklar arasında ishal, sıtma ve kolera salgını da bulunuyor. Bu durum, ailelerin yaşamını derinden etkilemekle kalmıyor, ülkenin ekonomisini de sarsıyor.”
Stokholm Dünya Su Hafta’sı Forumu’na dünyanın dört bir tarafından gelen yaklaşık iki bin kişi katıldı.
Hindistan’ın beşinci büyük şehri Haydarabad’ta yaşayan birçok yoksul, su sıkıntısı çekiyor.
Köyden kente göç edenlerin sayısı her geçen gün artarken, yerel yönetimler gecekondulara su ulaştırmakta zorlanıyor.
Su kaynaklarının tükenmesi ülkeler arasında savaşların çıkması tehlikesini de beraberinde getiriyor.
Haydarabad kenti yetkilisi Rajeshwar Tiwari şöyle konuştu:
“Birçok gecekonduya temiz su ulaştırılıyor ancak her geçen gün gecekondular mantar gibi bitiyor. Onlara da su ulaştırılması planlanıyor.”
Brezil’yanın Sao Paulo kentinde ise durum pek farklı değil.
Sao Paulo’da gecekonduların mantar gibi bittiği yerler ise riskli bölge olarak tanımlanıyor. Yerel yetkililer, sel veya taşkın riskiyle karşı karşıya kalabilecek geçekondu sakinlerini bölgeden uzaklaştırmaya çalışıyor.
Sao Paulo’da Çevre’den sorumlu Eduardo Jorge şöyle konuştu:
“Belediye yoksul insanlara daha uygun şartlarda yaşamaları için konut konusunda birçok seçenek sunuyor. Bu kapsamda temiz suya daha kolay ulaşmaları planlanıyor.”
Ruan’danın başkenti Kigali’de de durum farklı değil.
Diğer kentlerde olduğu gibi burada da halkın bir kısmı köy hayatını şehirlere taşıyor. Ancak yerel yönetimler dağınık bölgelerde yaşayan insanlara su ulaştırmanın oldukça güç olduğunu belirtiyor.
Kigali’nin eski Belediye Başkanı Aisa Kirabo Kacyira şöyle konuştu:
“Maliyeti düşürmek için, yerleşim yerlerini toplu halde tutmak gerekiyor. Haklı olarak insanlar geniş alanlarda yaşamak istiyor, bu ancak temiz su kaynaklarına ulaşabilmesi halinde mümkün olabilir. Onlara temiz su ulaştırmak istiyorsak, ülkenin ekonomisini de göz önünde bulundurmalıyız.”
Kuraklık, gelişmiş ülkeleri de vuruyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaleti’nde yerel yönetimler, halkın daha bilinçli su kullanması için çalışmalar yürütüyor.
Pleasanton (ABD) Belediye Başkanı Jennifer Hosterman konuyla ilgili bir açıklama yaptı:
“Bazı şehirlerde bir tek kişi günde 244 ( 924,76 Litre) galon su tüketebilir. Neden mi böyle? Ticari sebeplerden dolayı. Zira geniş alana yayılan tarlaları olan insanlar var, tarlalar ekilince su ihtiyacı ortaya çıkıyor.”
Uluslararası İklim Konseyi, küresel ısınma nedeniyle dünyada sel, kuraklık ve erozyon gibi doğal afetlerde büyük artış olacağı uyarısında bulunuyor.
Önümüzdeki 30 ila 50 yıl içinde İklim değişikliği nedeniyle göç etmek zorunda kalacak insanların sayısının büyük ölçüde artacağı ve bunun çatışmalara yol açacağı belirtiliyor.