Türkiye’deki balıkçılığın önemli bir kısmını kıyılarda yetişen balık çeşitleri oluşturur. Bazı balık türleri ise belirli mevsimlerde denizlerimize göç eder. Ülkemizde balık türleri sayısı açısından en zengin bölge Karadeniz’dir. Karadeniz’in zengin olmasının sebebi kendisine çok sayıda ırmağın bağlı olması ve bu ırmaklardan denize diğer canlılara besin kaynağı olan planktonların taşınmasıdır. Bir diğer sebebi ise sudaki oksijen miktarının fazla olması ve suyun soğuk olmasıdır.
Son yıllarda ülkemizde su ürünlerine olan ilginin artması nedeniyle balıkçılık sektörü de gelişme gösterdi. Su ürünlerinin yetiştirilmesi balıkçılık sektörünün daha da öne çıkmasını sağladı. Üç tarafının denizlerle çevrili olması, coğrafi ve iklimsel çeşitliliği nedeniyle Türkiye’de yetişen balık çeşitleri oldukça fazladır. Akarsulara ırmaklara barajlara ve doğal göllere sahiptir. Bu da doğal olarak balıkçılığın gelişmesine büyük ölçüde katkı sağlar.
Balık eti, sahip olduğu karbonhidrat ve şeker oranının çok az olması, protein miktarının ise çok fazla olması nedeniyle son derece sağlıklı bir yiyecektir. Aynı zamanda faydalanılan protein oranı en yüksek olan besin türüdür. Faydalanılan protein oranı kırmızı ette ve diğer beyaz etlerde balık etine oranla çok düşük seviyededir. Ayrıca balık çok az karbonhidrat içerirken mineraller ve madensel tuzlar bakımından oldukça zengindir.
Balık Sezonu Ne Zaman Açılıyor?
Balık sezonu; Aylara göre mevsim balıkları tüketilir. Hava ve suyun sıcaklığına göre her türün avlandığı yetiştiği arihinde sona erer. İç sulardaki balık mevsimi başlama tarihi ise 15 Eylül’dür. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından denizlerde ve iç sulardaki balıkçılığın sürdürülmesi maksadıyla balık sezonu boyunca gerekli denetimler yapılır.
Balık Fiyatları Nasıl Belirlenir?
Balık fiyatlarını belirleyen en önemli etken tüketilen balık miktarıdır. Küresel ısınmanın artması, çevre kirliliği nedeniyle denizlerin kirlenmesi, olumsuz hava şartları ve artan diğer balıkçılık masrafları tüketilen balık miktarını azaltır. Bu azalma tezgahlardaki balık fiyatlarına da yansır. Tabi bazı balık türlerine olan talebin artması ya da azalması balık fiyatları üzerinde etkili olur.
Türkiye’de Bulunan Balık Türleri Hangileridir?
Önemli bir coğrafi konuma sahip ulan ülkemiz, her geçen gün çevre kirliliğinin artmasına rağmen balık türleri çeşitliliği açısından son derece zengindir. Ülkemizde tüketilen deniz balıkları yerli-göçmen olarak ve beyaz-etli siyah etli olarak sınıflara ayrılır. Siyah etli balıkların sindirimi beyaz etlilere göre biraz daha zordur. Siyah etli balıklar beyaz etlilerden daha yağlıdır. Daha az jelatin içermeleri nedeniyle haşlanmaya uygun değildir.
Ülkemizde tüketilen balık türlerinin büyük bir kısmı Karadeniz’de yetişir. Bunun nedeni ise Karadeniz’in oksijen oranının yüksek olması, akarsuların taşıdığı bol miktarda plankton bulunmasıdır. Karadeniz’den sonra en çok balık çeşitliliği olan denizler, balıkların göç yolları üzerinde bulunması nedeniyle boğazlar, Marmara ve Ege denizleridir.
Çok büyük balık türleri zenginliği olan Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz’e sahip ülkemizde tüketilen balık çeşitleri şu şekilde sıralanır.
Lüfer:
Sürüler halinde göçebe olarak yaşayan ve pullu bir balık olan lüfer; Akdeniz, Karadeniz, Marmara, Hint Okyanusu ve Atlas okyanusunda görülür. En yağlı ve lezzetli zamanı Eylül ve Ocak ayları arasındadır. Karadeniz’de ve Marmara’da yetişen lüferler muhteşem tatları ile bilinir.
Palamut:
Siyah etli ve pulsuz olan, göçebe olarak yaşayan palamut, sürüler halinde dolaşır. Orkinos torik ve uskumru palamutun diğer türleridir. Denizlerimizin hepsinde görülen palamutun en lezzetlileri Marmara ve Karadeniz’de yetişir. En lezzetli dönemi Eylül ve Şubat ayları arasındaki zamandır.
Levrek, Minekop, Eşkine:
Ilık ve tropik suların sığ yerlerinde yaşayan bu familya 12 türden oluşur. Pulları çok iri olan levreklerin alt bölümleri gümüş ve yüzgeci sarıdır. Yan kısımları ise genellikle beyazdır. Bu familyanın diğer bir türü olan minekop eski neye çok benzer ve Karadeniz’de kötek olarak bilinir. Yavruları akarsu ağızlarında yaşarken erişkinler ise kıyıya yakın olan kayalık diplerini tercih eder. Eşkine ise denizlerimizin hepsinde kıyıya yakın olan kayalık diplerde görünen bir türdür. Yılın her döneminde yenebilen levrek çok lezzetli bir ete sahiptir. En lezzetli dönemi ise kış ayları ile ilkbaharın başıdır.
Barbunya:
Ege ve Akdeniz’de bulunan barbunya sıcak ve ılık denizlerin kıyıya yakın yerlerinde bulunur. Daha çok kıyıların kumlu ve çamurlu diplerinde ve kayalık yerlerde yaşar. Barbunyanın türleri; kum barbunyası, ot barbunyası, paşa barbunu ve kaya barbunyasıdır. Bu türlerden en fazla tercih edilen kaya barbunyasıdır. En lezzetli dönemi Temmuz ve Ekim ayları arası olan bu balık tekir ile çok karıştırılır. Kafasının daha uzun olması tekirden en büyük farklılığıdır.
Tekir:
Bütün denizlerimizde avlanan bu balık barbunyaya çok benzer. En lezzetli zamanı Temmuz Ekim ayları arası olan bu balık dört mevsim de yenebilir. Kafasının küçük olması, bir sırt yüzgeçlerinin sarı siyah renkte olması ve çene altı bıyıklarının uzun olması onu barbundan ayıran özelliklerdir.
Kefal:
Bütün denizlerimizde yetişen ve göçebe olmayan kefal Yaz ayları dışında çok lezzetlidir. Kirli ve bulanık sularda yaşamayı sever. Daha çok temiz bölgelerde tutulanları tercih edilmelidir.
Mezgit:
Denizlerimizin hepsinde yaşayan ve en çok Karadeniz’de bulunan mezgit tavuk balığı olarak da bilinir. Mezgit, mevsim balıkları arasında yer alır. Yaz ayları dışındaki aylarda devamlı yumurtalı durumdadır.
Çipura:
Ege’nin meşhur balığı olan Çipura küçük sürüler halinde gezer. Son yıllarda çiftliklerde de üretimi yapılmaya başlamıştır. Daha çok Ege ve Akdeniz’de bulunur. Elips şeklinde yassı vücudu vardır. Karnı beyaz sırtı koyu gri ve yanakları pembemsidir. Lidaki ve isparoz bu türün diğer çeşitleridir.
Karagöz:
Elips şeklinde, yassı, gümüş rengi pulları olan Karagöz Çipuranın yakın akrabasıdır. Karagöz’ün çeşitleri baltaba, sivri gaga ve sargosdur. Yazın midyesi bol olan taşlık ve yoksunluk yerlerde yaşar. Her mevsimde yenebilir. Mayıs-Temmuz dönemi dışında daha yağlı ve lezzetlidir.
Dil Balığı:
Ege ve Akdeniz’de bolca yakalanan dil balığı, yerli balıklarımızdandır. Kasım ve Şubat ayları arasındaki dönem en lezzetli zamanıdır. Ayrıca her mevsimde yenebilir.
Hamsi:
Türkiye’de toplam balık avcılığının yaklaşık üçte ikisini hamsi oluşturur. Ağzının gözlerinin gerisine kayması ve sivrilmiş burnu ile akrabası olan sardalyadan kolaylıkla ayrılır. Çok büyük sürüler halinde gezer. Genellikle kış aylarında tüketilir. Hamsi kış mevsim balığıdır. Balık yağı ve balık unu üretiminde de kullanılır.
Sardalya:
Kıyıları takip ederek göç eden ve sürüler halinde yaşayan sardalya hamsinin yakın akrabasıdır. Ticari değeri hamsi kadar fazladır. Sardalya konserve işlemine uygun olması nedeniyle adı konserve ile özdeşleşmiştir. En lezzetli dönemi Temmuz-Ekim ayları arasıdır. Sardalyanın küçüğüne papalina denir.
Uskumru:
Kolyos’a benzeyen uskumru göçebe olarak yaşayan bir balıktır. Yaz aylarını Karadeniz’de geçirdikten sonra Eylül ve Ekim aylarında Marmara’ya inerek burada yumurtlar. Kışın Marmara’da geçiren uskumru Mart ve Haziran ayları arasında Karadeniz’e geri döner. Eylül ve Ocak ayları arasındaki zaman dilimi uskumru’nun en lezzetli olduğu dönemdir.
İskorpit, Adabeyi:
Kırlangıç ile aynı familyadan olmamasına rağmen eti açısından benzerdir. Adabeyi genellikle Ege’de yaşarken, iskorpit denizlerimizin hepsini de bulunur. İskorpit, zehirli olan sırt dikenleri nedeniyle balıkçıya ayıkla arttırılması gerekir.
Kolyos:
Uskumru ile birlikte sürüler halinde göç eden kolyos uskumru’ya çok benzeyen bir balıktır. Uskumruya göre tadı oldukça yavandır.
Trança, Sinarit:
Sinaritlerin irileri için kullanılan isim tarançadır. Orfoz ve lagos ile ayrı familyalara mensup olsalar da büyük benzerlik gösterirler.
İstavrit:
En fazla Marmara ve boğazlar da görülen istavrit ağzı öne uzayan, dişleri ince ve kuyruğu derin çatallı, göçebe bir balıktır. Sarıkuyruk ve sarıkanat olarak bilinen türleri sularımızda çok görülür. Sonbaharda Marmara’ya inan istavritler mayısta Karadeniz’e dönerler. En lezzetli olduğu dönem Kasım ve Şubat ayları arası dönemdir.
Kalkan:
Karadeniz’in batısında İstanbul Boğazı’nın kuzeyinde avlanan Kalkan kışın kuzeyden güneye göç eder. Ocak ve Mart ayları arası en lezzetli olduğu dönem olduğundan kış mevsim balıklarındandır.