Herkesin Suya Ulaşmaya Hakkı Vardır

3 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 22 Mart tarihini "Dünya Su Günü" olarak ilan etti. İlk kez 1992'de Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı'nda önerilen "Dünya Su Günü", gerek BM üyelerinin, gerekse diğer dünya ülkelerinin giderek büyüyen temiz su sorununa199 dikkat çekmek, içilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması konusunda somut adımlar atılmasının sağlanmasında teşvik olması amacıyla bu isme bir gün adamak anlamında oluşturuldu.

Her üç yılda bir toplanan ve 2009'da İstanbul'da düzenlenen Dünya Su Konseyi'nde katılımı artıran Dünya Su Günü, artan su krizini, sosyal ve ekonomik kalkınmanın sürdürülebilirliğini tehdit eden bir olgu olduğunu vurgular. Dünya su günü gelecekte kuraklık sorununu önlemek adına atılmış önemli bir adımdır. Teknolojinin gelişmesiyle beraber bir çok sanayi kuruluşları oluşmuştur. Sanayi atıkları çevreye, denizlere, şebeke sularına karışarak en son musluklarımıza gelerek insan sağlığını tehlikeye atmıştır.

Nüfusun aşırı derecede artmasıyla beraber evsel atıklar ve çöpler de doğaya bırakılarak çevre kirliliğine beraberinde su kirliliğine sebep olmuştur. Suların aşırı kirlenmesi içilebilirlik özelliğini yitirmiştir. Kirli sular insan sağlığını çok fazla etkikeyerek bir çok hastalığa yol açmıştır. Böbrek kumları, idrar yolu enfeksiyonları, cilt sorunları ve kansere kadar yol açabilecek rahatsızlıklar görülmeye başlamıştır. Hastanede yatan hastalarının yüksek bir bölümünün suların mikroplu olmasından kaynaklandığı anlaşılmış ve bilim adamları sağlıklı suya ulaşmak için yıllarca çalışmış icatlar geliştirmişlerdir.

Su insan yaşamı için çok önemlidir. Hayatın her alanında duya gereksinim vardır. Temizlikte, yemekte, içmekte, çamaşır da, bulaşıkta her an her yerde suya ihtiyacımız vardır. Tek bir günü bile susuz düşünün ne olurdu. Susuz vücut kuruda kalır günde en az 2 litre su içmemiz gerekir. Su, öncelikle yaşamamız için gerekli temel bir maddedir ve herkesin bu maddeye ulaşmaya hakkı olduğu gibi, suyun, korunması, savunulması ve doğru kullanılması gerekmektedir.

Su, devletin yönetimindedir ve ekonomik değerinin yüksek olması ile birlikte asla sadece ticari bir mal olarak görülmemeli, ekolojik sistemin bir parçası olduğunun bilinci etkinleştirilerek yaygınlaştırılmalıdır.

Herkesin suya ulaşmaya hakkı vardır.